35. Sokak’ın satış ofisi açıldı


Akşan Yapı’nın doğayla kent yaşamını buluşturduğu 35. Sokak Projesi’nin satış ofisi açıldı. Projeye ilişkin detaylı bilgileri satış ofisinin yanı sıra www.otuzbesincisokak.com adresinden ve çağrı merkezi (232) 444 55 35 numaralı telefondan öğrenmek mümkün

Türkiye’nin ilk hafif çelik konutlarını, gayrimenkul geliştirme projelerini, sosyal ve sağlık tesislerini, okullarını ve fabrikalarını inşa eden Akşan Yapı’nın doğayla kent yaşamını buluşturduğu 35. Sokak Projesi’ nin satış ofisi açıldı, satışlar başladı.

İzmir Karşıyaka çıkışında inşa edilen projeye ilişkin detaylı bilgilerin paylaşıldığı satış ofisi bayram süresince de hizmet veriyor.

Ayrıca 35. Sokak’a ilişkin ayrıntılı bilgilerin yer aldığı www.otuzbesincisokak.com adresi de hizmete girdi. 35. Sokak’a dair telefonla bilgi almak isteyenlerinse çağrı merkezi (232) 444 55 35 numaralı telefonu araması yeterli.

Şehrin merkezinde bir ‘sokak’: 35. Sokak

Bahçeli, müstakil evleri, tek bir sokak üzerinde düşünerek, sosyal yönden zengin bir hayat yaratmayı amaçlayan Akşan Yapı, 35. Sokak Projesi’nde ödüllü Yüksek Mimar Mehmet Kütükçüoğlu ile çalıştı.

Karşıyaka çıkışındaki 35. Sokak, Mavişehir’e 8 km, Konak’a 22 km, Havaalanına 33 km, Metro istasyonuna 1 km, otobüs durağına 300 metre, Bostanlı İskelesi’ne 11 km, İzmir Limanı’na 17 km, Alsancak İskelesi’ne ise 19 km mesafede yer alıyor.

35. Sokak duvarını, sokağını, bahçesini paylaşan, yaşadığı çevreye duyarlı ve hayatın tadını çıkarmaya meyilli insanlara sunulan bir proje. 6 tip, 555 adet konuttan oluşan projenin, tıpkı bir Ege Kasabası gibi yaklaşık 2000 kişilik bir nüfusa ev sahipliği yapması amaçlanıyor.

35. Sokak Satış Ofisi
Sonsuzluğa Uzanan Bir Bahçe

35. Sokak’ın satış ofisi de kendisi gibi mimari bir kelamının ürünü. Proje arazisinin en tepe noktasına kurulurken ser verip sır vermeyen haliyle tam bir merak objesi. Bu kapalı kutu ışığını sadece testere şeklindeki çatısından alıyor. Bir delikten giriliyor, ötekisinden manzaraya ve gelecekteki inşaatın panoramasına açılan iskeleye çıkılıyor.

İçeri girildiğinde yepyeni bir dünya açılıveriyor. Burası sonsuzluğa uzanan bir bahçe. Kapalı bir kutunun içi nasıl bu kadar sonsuz ve aydınlık olabilir? Toprağın kokusu, subtropik bir floranın rayihası. Rüya ile gerçeklik arasında asılı kalmış bir mekan.

Nasıl mı tasavvur edildi? Büyükçe bir mekanın içine ondan daha küçük bir bina konuldu. Araya çepeçevre bir bahçe yapıldı. Mekanın duvarları yerden tavana ayna kaplandı. Aynalar birbirini yansıttıkça bahçeler, ışık ve ufuk sonsuza uzandı. Ortadaki binanın yarısı toprağa gömüldü. Çatısı, ziyaretçilerin ve ev sahiplerinin bu sonsuz bahçe içerisinde buluştukları ve birlikte bir huzuru paylaştıkları bir güverteye dönüşüverdi.